Navigasyon |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|












Bir Demet Gül
Bir demet gül aldı önce eline
Sonra kokladı kokladı yine
Ne güzel bir duygu doldu kalbine
Anlamaz beni dedi vazgeçti sonra…
Yol uzundu hayat kısa
Hep düşünmüştü nedendi tasa
Vazgeç deli gönül oyalanma boşa
Düşündü bir ara vazgeçti sonra…
Bir çağlayan nehrin başına geldi
Ne kadar da gür akıyor dedi
Taşları aşındıran bu kararlılık neydi
Yok, ben yapamam dedi vazgeçti sonra…
Ağaçları seyretti, ne eşsiz sanat
Her şeyde bir ahenk boş olamazdı hayat
Bu ne güzel resimdi bu ne özel hattat
Hayale daldı bir an vazgeçti sonra…
Düşünmeli insan bu hayat boş değil
Gönlün huzur dolsun sev, sevil…
Aşkın tarifini bulmak zor değil
Anlamıştı artık, doldu gözleri
Bir demet gül aldı kokladı sonra…





Destina Bir Narin Çiçek
Hayatın ve insanın bunca çirkinliğinin ve çirkefliğinin aksine bir melek gibi kızım, yeni doğmuş bir ay parçası gibi, yüzüne baktıkça ve sarıldıkça huzur buluyorum, gül kokuyor gülücükleri, gülümsedikçe öpücük çiçekleri saçılıyor dudaklarından etrafa... Allahım bu kadar mı şirin olur bir bebek, yoksa ben gözlerimle değil de, salt yüreğimle mi görüyorum? Ama gören herkes aynı şey söylüyor. Destina henüz küçük bir bebek, yeni yuvarlana yuvarlana, eşyalara çarpa çarpa emeklemeye çalışıyor, şirin ama afacan bir bebek, her gün biraz daha beynime, sevgime, yüreğime emekliyor...
Bir gül yaprağıdır Destina, her gece gonca gonca açan, her nefeste serin bir dağ rüzgarı gibi temiz havasını çekiyorum içime. Kızım olmasa çevreme mikrop ve çirkeflik saçan insanların pis kokuları içinde yaşamak çok zor gelirdi bana. Soluksuz kaldıkça gidip ona sarılıyorum...
Bu sabah erken uyandım kızımla epey oynadık, sonra gidip yorgun bir şekilde annesinin memesine sarılıp uykuya daldılar. Yatakta uzanıp biraz kitap okudum sonra doğrulup, aileme ve dünya tatlısı güzel kızıma gülümseyerek bakdım…'Allahım' dedim böyle bir eş ve kızım olduğu için ne kadar şanslıyım, mutlu olmam için bundan daha iyi sebep olur mu? ' diye düşündüm. İçimi derin bir mutluluk kapladı, hayata ve insanlara karşı daha bir hoşgörülü, sevgi dolu olmaya başladım… Aslında ben kızımı severken yaşamı ve dünyayı da sevmiş oldum yeniden, bağışladım tiksindiğim, kötülük gördüğüm bütün insanları...
Kızımın gülücüklerini doldurup içime her sokağa çıktığımda tanıdığım, tanımadığım insanlara selam verip gülümsüyorum. Çıkıp ormana gidiyorum tek başıma, kuşların şarkılarına eşlik ediyorum, rüzgarla sevişiyorum...
Kendime bile dar gelirken, şimdi herkese yer olan bir hayat bağışladı bana kızım. En kızgın en tahamülsüz olduğum ve insanların çirkefliklerinde iğrendiğim anlarda imdadıma yetişti... Sevinç oldu yüzüme, yüreğime yansıdı... Beni böylesine sevindiren bir sevginin ve içten gülüşün ne demek olduğunu, nasıl güzel bir şey olduğunu anladım kızımla...
Artık ne kadar süreceğini bilmediğim hayatımın tüm günlerini ' kalan ömrümün ilk günü' prensibiyle yaşayacağım. Yani artık kimseye sinirlenmeyecek, anlayışlı olacak, sevgi dağıtcaktım…. Bana kötülük edenleri de utansınlar diye bağışlayacaktım...
Alabildiğince uzak tutmaya çalışıyorum dünya güzelimi kem gözlerden... Ay kokuyor, ay parçası bakışları, her bakışında yasemin kokulu bir sevinçle süsleniyor yüreğim... Yeni bahar rüzgarları esiyor her soluduğunda, dalgalandırıyor saçlarını sabahların tertemiz... Tertemiz bir pınar gibi akıyor baharlara, düş mavisi sevinçler açarak gökyüzünde....
Bazen beyaz bir güvercin olup, kanatları ipek bir güvercin, ulaşamayacağım kadar benden uzaklara uçuyor, uzanıp dokunamıyorum kar beyaz kanatlarına... Beyazlar içinde dudağında nazlı gülücükler yolluyor bana mavilerden, yanakları gül, elleri sevginin soluğu oluyor. Rüzgar oluyor saçlarıma esiyor, bahar oluyor çiçek açıyor, her şeyden önemlisi yaşama gücüm oluyor, can veriyor hayatıma yeniden...
Simsiyah bulutların gezdiği başımın üstünde, mavigöğüm oluyor, yüreğimin incisi, gülücüğüm, fikrimin ince gülü, gül nakışlım, ceylan bakışlım oluyor...
Bir demet yaseminin kokusu oluyor, umudu ve sevgiyi getiriyor bana.Yağmurdan sonraki toprağın kokusunu, mis gibi bir havanın kokusunu, yemyeşil yaprakların kokusunu getiriyor... Varlığıyla süslüyor hayallerimi yeniden....
Destina bir nazlı çiçek
suyun sevdiğini nerden bilecek
Destina bizim gülen yanımız
mutlu masalımız
bitmeyen türkümüz
solmayan gülümüz...
Destina bir narin kelebek
kirpikleri şiir döker
kanatları renk renk, benek benek
yaşamak kadar güzel
yaşamak kadar ince
gözleri gül desenli
düşlerin yağmurunda bir çiçek
Destina bir nazlı kelebek
kanatları şiir şiir, benek benek
canımdan bir nefes
bir demet sevgi
bir mavi düş
bir mavi kuş
destina bir güzel çiçek
yelin sevdiğini nerden bilecek
Destina bir nazlı gelincik
yaprakları öyle nazlı, öyle ince
üşür üzülür ayazda
dağlara yel esince
Destina bir nazlı çiçek
ben yaprağıyım, anası toprağı
üşümesin diye
sararız bütün gece yüreğimizle
Destina bir nazlı çiçek
yüreği mavi bir ırmağın rengine
takılmış kalmış kelebek
duygular bulut bulut kirpiklerinde
özlemler şiir şiir
ha döktü ha dökecek
gözleri ay güzeli
bakışları orman
avuçlarında sevincin taçyaprakları
mavi düşler, mavi uykular içinde
annesinin sevdiğini nerden bilecek
Destina bir masum çiçek
bahar kokar nefesi
sesi sevginin sesi
yüreği titreyen kar tanesi
savaşların kötülüklerin dünyasında
düşmanlıkları nerden bilecek
Destina nazlı kızımız
yürek alazımız
ömür sevinci
sarı sızımız
Destina bir narin kelebek
canımdan çok sevdiğimi nerden bilecek



Bİr Sana Üşüyorum
Gecenin dibine vurdum bu gece,
ellerim bombo$.
Nerelerdesin be yar nerelerde,
gözya$larımı astım gündüzlere,
sabahlarıma damlayan yarınlarını istiyorum..
çiğ damlam, ellerime dü$en ayazım,
ü$üyorum..
Bu ayazda nasıl dayanılır yokluğuna...inan bilmiyorum
Neye el atsam bo$a dönüyor avcum
Her yerde sen...
Her$eyde sen...
Bir nefes uzağımdayken dayanılmazdı bu geceler
$imdi bir hayat uzağında mesafeler...a$ılır mı?
Hiç sanmıyorum
Damla damla birikip,
Avuç avuç dökülüyorum...
Gecenin bu saati,yılın bu mevsimi,bir sana ü$üyorum...




Derman Aradım Derdime..Derdim Bana Derman İmiş..
“Rabbin sana ne darıldı, ne de seni bıraktı.” (DUHA-3) Bu ayet beni çok etkiliyor..
Diyelim başınıza istemediğiniz bir olay geldi..Yıkık, perişansınız.. Kimse ile görüşmek istemiyorsunuz. Çoğunluk size küsmüş gibi. Yalnızsınız.
“Herkes benden uzak, herkes bana kırgın” düşüncesi içinde çöküntü yaşıyorsunuz. Yalnızlığınızın karanlık mağarasına şu ayet bir güneş gibi doğuyor:
“Rabbin sana ne darıldı, ne de seni bıraktı” (Duha-3)
Kim kırılırsa kırılsın, kim darılırsa darılsın, kim terk ederse etsin. Rabbim terk etmiyor, kırılmıyor ya.. ne gam! .. Bu ne büyük ferahlık değil mi?..
***
Başınızda ağır bir dert var. Sanki hiç bitmeyecek gibi geliyor. Sanki bu sorun hayatınızın sonunu hazırlıyor gibi. İşte o an ayet yetişiyor imdada:
“Demek ki, zorluğun yanında bir kolaylık mutlaka var! Zorluğun yanında bir kolaylık muhakkak var! ” (İnşirah-5/6)
Garantiyi veren Allah! . Hem de ne garanti, her zorlukla beraber bir de kolaylık geleceği “mutlaka” ifadesi ile pekiştirilip ikna olalım diye iki kere tekrarlanıyor.
Ayet; kolaylığın zorluk içinde saklı olduğunu, çözümün sorunda gizli olduğunu da fısıldıyor. Bu manayı duymuş olan Niyazi Mısri(k.s) şöyle demiş:
“Derman aradım derdime, derdim bana derman imiş”
***
Yakup, oğlu Yusuf’u yitireli 40 yıl olmuş. Bedeni bu ıstıraba dayanamamış da gözleri kör olmuş. Ama hala ümit içinde evladını bekliyor. Kardeşler Mısır’dan kervanla dönünce: “Kervanda Yusuf kokusu alıyorum” demiş Yakup.
Oğulları acı acı gülerek: “Baba, 40 yıl geçti, hala mı ümit, hala mı Yusuf? . Geç bunları geç” demişler. Yakup’un cevabı ümit dolu: “Allah ın rahmetinden ümit kesmeyiniz"..
İçinde bulunduğunuz çukurdan çıkamayacak gibi hissediyorsanuz kendinizi. İşte hem teselli hem ümit size:
“Ey kendilerinin aleyhine aşırı giden kullarım! Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin. Şüphesiz Allah bütün günahları affeder. Çünkü O, çok bağışlayan, çok merhamet edendir.” (Zümer-53)
***
Maddi sıkıntınız hat safhada.. Yoksul düştüğünüzü hissediyorsunuz. İflas ettiniz.. Sıfırı tükettiniz yani. Nasıl ayağa kalkarım düşüncesi içinde boğulurken ayet size yeni bir ümitveriyor:
“Eğer yoksulluktan korkarsanız, Allah dilerse lütfuyla sizi zengin kılar. Şüphesiz Allah hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.” (Tevbe-28 )
***
Bir yakınınız ölümcül hastalıkla yatağa düştü... Doktorlar fazlaca ümit vermiyorlar. Çoğu kere Onu nasıl teselli edeceğinizi dahi bilemiyorsunuz. Gerçek ortada iken moral vermeye çalışmak sanki sahte davranmak gibi geliyor size. Ciddi bir delil olmalı ki hastanıza siz de inanarak moral verebilesiniz. Eyyub Nebi var Kur’an’da... Hastalıkların, dertlerin en ağırına müptela olmuş ama sıhhate kavuşmuş. Onun hali size dayanak oluyor:
“Kulumuz Eyyub u da an, o zaman Rabbine şöyle nida etmişti: “Bak bana, meşekkat ve acı ile şeytan dokundu! Ve ona, bütün ailesini ve beraberlerinde bir misli daha tarafımızdan bir rahmet olarak bahşettik ki, temiz akıllılar için bir ibret olsun. (Sa’d-41/43)
***
Olayları, gelişmeleri yorumlamakta, tavır belirlemekte zorlanıyorsunuz. Bazen her şey lehinize giderken, bazı dönemlerde de yığınla aleyhinize gelişmeler oluyor. Aslında Allah Sisteminde lehte yada aleyhte düzenlemeler söz konusu değil. Sadece olması gereken; olması
gerektiği en uygun vakitte gelişiyor. Ama yine de bazı şeyleri yediremiyorsunuz kendinize. Bir tutamak arıyorsunuz. Ayet el veriyor size:
“Olur ki, siz bir şeyden hoşlanmazsınız; oysa o, hakkınızda hayırlıdır. Olur ki, siz bir şeyi seversiniz; ama o, sizin hakkınızda bir fenalıktır. Allah bilir, siz bilmezsiniz. (Bakara-216)
Rabbimiz ALLAH (c.c.).. Rasülümüz HZ. MUHAMMED (s.a.v).. Kitabımız KUR’AN.. Yolumuz SIRAT-I MÜSTAKİM... Bizden bahtiyarı yok dünyada! .. Her ne olursa olsun, ne yaşanırsa yaşansın zafer ve başarı bizim. Bunu da kafadan söylemiyoruz, Kur’an konuşuyor:



Hiç kalbin ağrıdı mı sebepsizce??????
Hiç kalbin ağrıdı mı sebepsizce,
Hiç için titredi mi sıcak yaz geceleri,
Dolunaya baktığında hissettin mi hiç
Yapayalnız derin bir karanlıkta olduğunu,
Ve acı bir şekilde farkına vardın mı,
Kalabalık içinde sessizce dolaştığını…
Düşündüğün şeyi bilmeden uzaklara takılır gözlerin;
Ellerin bilmediğin elleri tutar sanki,
Tuttuğun el sana huzur verir de;
Sen o huzurla bir türlü rahatlayamazsın…
Boğazında kelimeler düğümlenir, yutkunursun;
Bakışların buğulanır, gözlerini kısarsın,
Tek damla düşmesin diye çabalarsın;
Bilirsin ilk düşen damla habercisidir; sağanakların,
Bilirsin sağanakların ardından körelir; duyguların,
Bilirsin ki içindeki yangınlar büyür sağanaklarda…
Sen bilirsin ama kalbin bilmez bunları,
Yaşadıkça yaşar sevdalar kalbinde,
Büyüdükçe büyür kalbin, her sevdayı saklar içinde,
Gün gelir sığmaz olur kalbin göğsüne,
Taşıyamaz olur bedenini, artık yorulur…
Duyguların ağır gelir; ezilirsin
Bir gün açıklanmamış duygularınla köşende,
Teslim olursun ölüme,





Yağmur Aşkına Kal
Seni nasıl unuturum usul boylum, nazlı huylum
yeşil gözlüm aybakışlım, bal sözlüm gülnakışlım
nasıl unuturum seni
deniz yeşili gözlerini, ipek sarısı saçlarını
kalbim kalbine düğümken

ben seni sevdiğim zaman
yağmur yağıyordu alanlara yeşil gözlüm
sokaklar ağlıyordu
kar yağıyor şimdi dağlara
gitme kal
yağmur aşkına kal

gidersen
gecenin siyahı çöker yüreğime
göç eder kelebekleri ömrümün
boynunu büker gelincikler
dağlar ceylansız
nehirler türküsüz kalır
Gidersen
tarlalar susuz
çocuklar uykusuz kalır bahar gözlüm

ben senin yürekkırgını gülüşünü sevdim en çok
umutsuzluğa umudu sürüşünü
acılara sevda yazışını sevdim
kendinle barışını yeşil gözlüm
seni seviyorum deyişini sevdim en çok
tüm sevgiler sürgünken

yaşamak bir türkü seninle bahar bakışlım
yediveren tomurcuk
gidersen boynu bükük kalır bu şehir
ölür kahrından bu içli çocuk
yokluğuna nasıl alışırım
dudağın dudağıma mühürken

ben senin en çok ince kırgın gülüşünü sevdim
seni seviyorum deyişini
bir ekmeği bölüşünü düşkünlerle
öksüzleri sevişini sevdim
ve yüzündeki hüznü yeşil gözlüm
bakınca insan gibi bakışını
ağlayınca çağlayanlar gibi akışını sevdim

insanı sevişini sevdim en çok yeşil gözlüm
omuzuna dayanmayı efkarlıyken
ve affedişini sevdim düşmanını bile
düşkünlere el uzatışını
hayatın bu kirli sahnesinde temiz kalışını sevdim en çok
bir umut gibi, bir türkü gibi, bir şiir gibi duruşunu
bin bahar tazeliğinde
saçlarına günün vuruşunu sevdim
kaynak: GeldiK http://www.geldik.com/showthread.php?t=54524

ben senin bir gülü koparmasınlar diye
günlerce gül düşmanlarına yalvarışını sevdim
bir annenin acısına ağlayışını
tüm kavramları ve kuralları çiğneyip
küflenmiş törelere ve haksızlıklara karşı çıkışını sevdim
ben seni beyaz beyaz sevdim yeşil gözlüm
mavi mavi, yeşil yeşil, al al
seninle sokaklar dolusu çığlık, acılar dolusu yalnızlık

çiçekler dolusu sevgi ektik dağların doruklarına
maviler boyunca beyaz güvercinler uçurduk meydanlara
sınırlar çiçek açmaz dikenli teller içinde bahar gözlüm
gitme kal
gidersen
mutluluğumdan sızılar kalır yüreğimde
yarım elvedalar kalır, soğuk odalar, karanlık geceler

kaynak: GeldiK http://www.geldik.com/showthread.php?t=54524
sensiz koma yüreğimi yağmur aşkına
seninle başlayan hikayem
seninle son bulsun yağmur gözlüm
elveda demek zor şeydir bilirsin

=CEYLAN BAKIŞLIM=
( Şiirin Hikayesini Görmek İçin Tıklayın )
Şiirin Hikayesi
Bana-Allahımın hediyesi; Melek yavruma ...
Sizi yaratıp bana verene kurban olayım...
"Ey gözleri sürmelim, âhu marâl bakışlım
Andelib kuşu musun, tatlı sözlü nakışlım?
Yaralarıma merhem, seven kalbe akışlım
Seni veren Rabb’ime, hamd ü senâlar olsun
Hilal kaşlı meleğim, badem gözlü bebeğim
Sizi veren Rabb’imden, güç alıyor yüreğim
Gül-i zârlarda gezin, şâdımân ol meleğim!
Seni veren Rabb’ime, hamd ü senâlar olsun
Puldâr gelsin bahtına, Âşiyânın şen olsun
Güneş doğsun gönlüne, dâima huzur bulsun
Yüreğin muhabbetle, ilim irfanla dolsun
Seni veren Rabb’ime, hamd ü senâlar olsun
Evin cinân-ı cennet, yüreğin gülşen olsun
Önün dâima envâr, yuvan da gülben olsun
Dırahşân lı yüzünde, nûrdan şavkıma olsun
Seni veren Rabb’ime, hamd ü senâlar olsun
|
NEDİR BU SİTEMİN KAHRIN AH DİVANE GÖNÜL THM TÜRKÜ SÖZÜ
Koskocaman dünyada sana yermi bulunmaz
Nedir bu sitemin kahrın ah divane gönül
Sen seversin de sana göre yarmi olunmaz
Nedir bu sitemin kahrın ah divane gönül
Aşk narına yananlar bilki ahrette yanmaz
Nedir bu sitemin kahrın ah divane gönül
Hakkın ömür verdiği canı kimse alamaz
Nedir bu sitemin kahrın ah divane gönül
Aşk acısı sevda çekenin hiç yüzü gülmez
Nedir bu sitemin kahrın ah divane gönül
Haktan gelen emire karşı gelinmez
Nedir bu sitemin kahrın ah divane gönül
Aşk deryası derindir nefsle tenle girilmez
Nedir bu sitemin kahrın ah divane gönül
Aşk sırrını açan canlar ebed dirilmez
Nedir bu sitemin kahrın ah divane gönül
Rahmani herkesi dost bilip ahbap olunmaz
Nedir bu sitemin kahrın ah divane gönül
Böyle her gördüğün güzele gönül verilmez
Nedir bu sitemin kahrın ah divane gönül

BU AŞKI YENİDEN YAŞAYACAĞIM
Ömür defterinin altın yapraklarına
Sevda kalemiyle seni yazacağım
Aşkın şulesi düşer kader ağına
Bu aşkı yeniden yaşayacağım
Kapıldım bir ceylanın ahu gözüne
Aşk ile gönül sazım hep çalacağım
Meftun oldum o tatlı canım sözüne
Bu aşkı yeniden yaşayacağım
Ben aşkı senin gözlerinde tattım
Aşkın destanını ben yazacağım
Cihanın mülkünü bir pula sattım
|

AŞK,GENÇLİK VE BAHAR
Dinle sevgili tan yeri ağarırken uyan aç pencereni
Seher vakitlerinde kuşların o doyumsuz neşesini
Rüzgarında danseden yaprakların hışırtısını
Güllerin sedayla uyanıp parfümler sürünüşünü
Bahar doğanın,gençlik insanın coşkusu
Aşk soğuk bir pınardan akan su şırıltısı
Ceylanların gözünde sevda pırıltısı
Gençlik ve aşk yaşamın büyük tutkusu
Ama her yeni eskir,her çiçek solar bir gün
Güz gülleri gibi açmadan harolur duyguların
Sonra kara kışı görünür ufukta fani hayatın
Her aşk bir diriliştir,ayrılıksa ölümüdür kalplerin
Gençlik ve bahar aşk ile bir başka güzel dostlar
Gönül her sevgide başka bir tat,lezzet arar
Gerçek sevgi aşktır,binde bir insana uğrar
Yaşanası bir masaldır,aşk gençlik ve bahar..
|

BENİ BENDEN ALDIN CEYLAN BAKIŞLIM
Gül kokulum al yazmalım sevdalım
Gönlümün sultanı, tatlı belalım.
Varmazsan bana, boynuna vebalim
Beni benden aldın, ceylan bakışlım!
Cennet yüzlüm,şiir gözlüm belalım
Kalbimin eşsiz kraliçesi edalım
Canımın gonca gülü,kara sevdalım
Beni benden aldın ceylan bakışlım
Ahu bakışlım, sitemli sözlüm
Edalım,mahmur gözlüm
Nur yüreklim,ahh! güzel özlüm
Beni benden aldın ceylan bakışlım
Gül yüreklim,sevda selim
Cennet gülüm,seher yelim
Prensesim,cananım bahar dalım
Beni benden aldın ceylan bakışlım
|
|
|
|
|
|
|
|
LÜTVEN YORUM YAZIN TSK
  | | | | |