Navigasyon |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
19/5/2008

Tahir'le Zühre Meselesi |
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil,
bütün iş Tahir’le Zühre olabilmekte
yani yürekte.
Mesela bir barikatta dövüşerek
mesela kuzey kutbunu keşfe giderken
mesela denerken damarlarında bir serumu
ölmek ayıp olur mu?
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
Seversin dünyayı doludizgin
ama o bunun farkında değildir
ayrılmak istemezsin dünyadan
ama o senden ayrılacak
yani sen elmayı seviyorsun diye
elmanın da seni sevmesi şart mı?
Yani Tahir’i Zühre sevmeseydi artık
yahut hiç sevmeseydi
Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden?
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
|
|
|
10/5/2008
umursamıyorum artık hiçbir günü geceyi..
sevemiyorum senden uzak,sensizliği anlatan maziyi..
aklım başımda değil biliyorum..
sebebi ne olursa olsun sensiz gülümsemeyi hissedemiyorum..
ellerin uzak hala bana bir kez daha tutman için nelerden geçmem ki..
anlamlı bakışı hissetmek için bir kaç dakika daha o güzel gözlerindeki..
masum bir çocuğum işte kendi halimde
benim bir sevdiğim var
o sensin..
derdim seninle..
rüyalarımda arıyorum artık sorularıma cevabı..
bilmediğim onca şeyin bir sebebi var..
ve bendeki ızdırabı..
anlatamam..
ama yine de tek bir gün,saat,dakika için..
silerim içimdeki anlamsızlığı..
senin mutluluğun benim nefes alışım..
senin her bir gözyaşın cehennemde cayır cayır yanışım..
içim sızlasa da sen yokken..
duvarların arasında boğulsamda..
ağlasam da resmine bakarken..
benimsin sen benim..
içime sinmişsin...
tek taraflı yaşamam gereksede raziyim..
sensizlik sevgilim olsun ona da alışırım..
gözyaşlarım bana ecel olsun anlarım..
ben senin için yaşamakta..
seninle nefes almaktayım..
ara sıra aklına gelsem de yine ben bilmesem..
sen beni özlesen de söylemesen..
biraz olsun sevsende anlatmasan..
anlarım inan bir daha bu gönüle uğramasan..
hep kendimi şuçladım kendime layık olamadım..
beni sana sevdiremedim diye..
yalnızlıktan dert yanarım ama
karşına çıkmaktan utanırım niye?
bir sesini duysam kalbim kanatlanıp uçar
döner deliye..
buralara tebessüm düşer sen mutlu ol diye..
10/5/2008
Üzerime devirip dağ gibi hüzünleri
Böyle çekip gitmek var mıydı ?
Var mıydı böyle bitirmek ?
Hani söz vermiştik birbirimize ?
Kaç zaman geçti aradan
Sen yoksun !
Sana sığındığım geceler
Alevleri gökyüzünde
Bir kumsal ateşiydi günahları yaktığımız .
Ve kan rengi şarapla yıkanmış
Bir hasret şimdi göğsümüze taktığımız .
Bilirim dönmeyeceksin artık !
Uzun zaman oldu
Belki çoktan unuttun .
Adın kaldı soğuk duvarlarında odamın
Sigara paketlerinde şiirlerin
Resimlerin bana gülen ,
Cüzdanımda saç telin .
Bir veda o geceden aklımda kalan
Kekremsi bir tat
Bir med cezir yüreğimde
Ben vurgun yemiş bir yaralı
Gemiler bana taşır bütün aşk yorgunlarını
Sen yoksun ...
Hayatımın ilkbaharında tanısaydım seni
Yasak umutlara ve acılara inat
Buruk bir şarap tadında olsaydı sevdamız
Yıllandıkça güzelleşen
Ve sen şiirler okusaydın geceleri
Saçlarımı okşarken .
Ellerimi tutsaydın ansızın
Yüreğim eriseydi gözlerinde
Yansaydım ateşinden .
Sen ağlasaydın mutluluktan
Ben ölseydim
Yalnızca beni sevdiğini bilseydim .
Seviyorum deseydin
Bi kere söyleseydin
Yanmazdım
Yanmazdım böyle çekip gitmeseydin ...
Bir veda o geceden aklımda kalan
Bir günah, belki yasak
Yanımda olsan şimdi, hiç konuşmasak
Ağlasak bin kere pişman olsak
Sonra yine bozsak yeminleri
Sarılsak sımsıkı
Öylece kalsak ...
Gittin ...
Kimbilir kaç deli sevda sığdırdın yüreğine
Işığa üşüşen pervaneler gibi sardılar seni
Körkütük aşkların ortasına düştün
Yalanların pençesine .
Belki birgün, bir gece
Dar bir vakitte belki
Hiç beklemezken seni gelirsin diye
Ben hâlâ burdayım
Sen yoksun !
Lanet olsun ...

10/5/2008
Gittin, sen bana gitmek için gelmiştin
Geride yavaş yavaş eriyen bir kurşun bıraktın
Bıraktığın şekilden çok daha başkasına bürünen
Ve bir daha asla eskisi gibi olamayacak bir kurşun
Gerçekten birdaha hiç bir şey eskisi gibi olmadı
Kısa bir hüzünden sonra
Geldim geri döndüm sana
Seviştin mi? Değiştin mi?
Beni yeni bir umutla
Kimbilir kimler aklını çeldi?
Gördüğüne sevinmedin mi beni?
Kimbilir kimler aklını çeldi?
Gördüğüne sevinmedin sen beni?
Üç günlük ayrılıkta neler, neden değişti?
Unutulmuş muydum?
Alışıyor muydun?
Yavaş yavaş yokluğuma
Beklenmiyor muydum?
Kalbini mi yordum?
Bunca iş güç arasında
Birgün beni nasıl paslı bir makasla
Nasıl derinden budayıp gittiğini farkettim
Yeni bir filiz veremeyecek kadar derindi kesip attıkların
Sensizlikle oluşmuş hastalğıma senin bile çare olamayacağına
Benim için çok gecikildiğini anladım
Söyle bari son söz olsun
Kızmam bundan sonra sana
Dostuz artık geçmiş olsun
Anlat saklama ne varsa
Kimbilir kimler aklını çeldi?
Gördüğüne sevinmedin mi beni?
Kimbilir kimler aklını çeldi?
Gördüğüne sevinmedin sen beni?
Üç günlük ayrılıkta neler, neden değişti?
Unutulmuş muydum?
Alışıyor muydun?
Yavaş yavaş yokluğuma
Beklenmiyor muydum?
Kalbini mi yordum?
Bunca iş güç arasında
28/3/2008

Ne kaldı, ne kaldı son güzden geriye
Sevgilim, beklemesini bilenim benim
Kar yağdı kirpiklerine
Kar sesi kuşattı çevremizi
Umutlar gibi birikti kar
Özlemler gibi birikti
Biliyor musun acılardan örülü
Sözcükler kaldı aramızda
Acıları tersyüz ettik
Yenildik, evet düpedüz yenildik
İçimize bıraktık kar sesini
Yeni bir ezgi üretecek olan
Çığlıklardan, kurumuş gözyaşlarından
Biliyor musun gülün kokması gecikecek
Bir kuş sesi gömleğine işlenecek
Çok eski bir gökyüzüyle birlikte
Orda burda söylenecek
Huma kuşunun göğsünde dinlendiği
Üşümüş, yorgun ama umutsuz değil
Canımın yongası, sevgilim, bir tanem
Ne kaldı, ne kaldı geriye acılardan
Eski alınteri, aşksız kaldı birçokları
Çocuklar kutup mavisi ağladı
Kimse artık hüzünleri anlatmasın
Ne vakti, ne yeri, ne bir anlamı kaldı
Güzelim, bir tanem, canımın yongası
Bir karanfilin suya eğilimi gibisin
Öylesin, özlenirsin, gel artık kar yağdı
Bize paylaşacak aldanmalar kaldı
28/3/2008

seninle hiç aynı sokaklarda gezmedik aynı havayı tenefüs etmedik
ama hep aynı düşlerdeydik aynı sevgiyi taşıdık kalbimizde
herkez göçtü bir biz göçemedik gidemedik
yabancı yüreklerin arasında hep yanlız kaldık savaştık
öylesine çıkarsız yapayanlız inandığımiz tek şey sevgimiz
adı kavuşmak olmasa bile o sevgi oldu tek inancımız
doğru dürüst hayal bile kuramadık
keşkelerin arasında kaybolurken günler karanlık geceler zindan
her sabaha yanlız uyandık şikayetmiz olmadı hiç
boyun büküp uzaktan sevmeyi bildik
arada bir haber alıp birbirimizden
iyi olmamıza biraz olsun sevindik ama hep hasret besledik içimizde
sen ayrı dünyada ben ayrı dünyada
kavuşmak gözyaşı oldu gözlerimizde
ağladıkça kavuşamadık
kavuşmak istedikçe ağladık
şiirlerle avuttuk kendimizi gizli mesajlar yazdık okur anlar diye
sustuk eller konuştu biz konuşamadık
anlatamadık yüreğimizdeki sevgimizi
susmalıydık.. susuyorduk
değiştiremezdik kader yazımızı
bir gün gülsekte ikinci gun tutamadık gözyaşımızı
ağladık ağlamalıydık
bir bedende bir kalp
dindiremedik yürek sızımızı..
değiştiremedik kader yazımızı severek kucakladık aşk sızımızı
yazsakda onca yanlızlığımızı
bir sen anlarsın beni birde ben anlarım seni
başka kimse anlayamaz bizi..
28/3/2008

Her tercih bir kaybediştir
Ve her kaybediş, bir başlangıç...
Seni seçmiş olduğum şu günlerin anlatılmaz huzurunu yaşıyorum içimde. Eşsin yüreğime!
Gün be gün çoğalıyorum. Çiçek çiçek açıp, mis oluyorum. Gönderdiğim rüzgarla seni çağırıyor kokum. Sevdan başlangıcım olsun istiyorum, sonra ardından üç nokta (...) koymak. Bir kez daha görüyorum aynalarda parladığını gözlerimin ve yansımamı tüm gülen gözlerde, sen bilmesen de. Öyle doymuştum ki hüzne, uzun zaman oldu, değişti mevsimler, özlemişim...
Geceleri dörtgözle bekleyip, yalnızlığımı kovuyorum odamdan, seninle kalıyorum. Anlayacağın, korkmuyorum karanlıktan. Ya da oturup ayın üzerine, izliyorum seni, senden habersiz. Asırlar geçme doymazmışım gibi geliyor. Gündüzler hiç gelmesin istiyorum. Döküyorum yapraklarımı, insanları kovamıyorum. Sensizim!
Zaman, eski zaman değil. Saklamaya lüzum yok ellerimin titrediğini, tutmadığını dizlerimin. Yüreğimi saklamaya lüzum yok. Gün gibi aşikar her şey. Gönlümde bir bayram havası, uçurduğum rengarenk balonları tutamıyor kimse. Herkes anlıyor, senden başka. Neyim var ki utanılacak? Hiç! Ne mutlu bana.
Bildiğim ve bilmediğim kayıplarımın ardından üzülmediğime şaşmamak lazım. Hem öyle tokum ki acıya, acıyan yerlerimi çoktan kesip attım. Seninle yeniden yer bulmayacak nasılsa. Her şeyin başı inanmak değil mi? İnanıyorum buna.
Başlangıç mı? Çok güzeldir hep. En güzel üç noktası (...) hayatın. Son başlangıcım olsan sen, keşke!
28/3/2008

Aşığım Sana
Bir ustayım ben, bir duvarı hatasız işleyen
Bir ağacı nakış nakış işleyen, bir makineye hükmeden
Çünkü aşığım sana
Bir öğrenciyim ben, sürekli çalışıyorum dersimi, ev ödevlerimi
hiç aksatmıyorum, başarıyı yakalamak için
Çünkü aşığım sana
Bir çocuğum ben, oyunlarla büyüyen, canı acıdı mı ağlayan,
keyiflendikçe gülücük saçan, zayıfım çoğu zaman beklide aciz…
Çünkü aşığım sana
Bir suçluyum ben, hep yakalanma tedirginliği içinde
Bir kaçışın koynunda savrulup duruyorum, nereye gittiğimi bilmeden
Çünkü aşığım sana
Bir yolcuyum ben, menzili olmayan yollarda arayış içindeyim
Nereye gidersen peşindeyim, kilometreler yoldaşım
Çünkü aşığım sana
Bir hastayım ben, iyileşmek gelmiyor içimden
Seni ilaç belledim ama bitmeyesin diye öyle azar azar alıyorum ki
Çünkü aşığım sana
Bir ateşim ben, alev alev sarıyorum etrafımı, sen canlandırıyorsun
beni, tonlarca su sıksalar bir küçücük korum bile sönmez
Çünkü aşığım sana
Bir besteciyim ben, en güzel senfonileri besteliyorum, aşkın
notalarından ezgileri yoğuruyorum, sensin şarkılarımın kaynağı
Çünkü aşığım sana
Bir fidanım ben, sen suladıkça yeşeriyorum, su vermeye
gelmesen solacağımı biliyorum, ama gelirsin soldurmazsın beni
Çünkü aşığım sana
Bir pencereyim ben, açtıkça kanatlarımı senin ışığın giriyor
evimden içeri, gözlerimi kamaştırıyorsun ama ben bundan hiç yakınmıyorum
Çünkü aşığım sana
Bir kapıyım ben, ama hüzün ve acıya geçit yok bu kapıdan
Zaten hiç yakışmaz ki sana bunlar, sadece senin geçmene izin var
Seninle birlikte aşka da…
Çünkü aşığım sana
Bir ülkeyim ben, bağımsızlığımı seninle kazandım, topraklarımda
aşk hüküm sürüyor, sen dolaşıyorsun bayrağım seninle dalgalanıyor, sadece bayrağımı sen dalgalandırıyorsun
Çünkü aşığım sana
Bir bahçeyim ben, uzun yollardan sonra girilen bir bahçe
Herkesin konukluğu kısa sürdü, ama senin uzun sürsün
Çünkü aşığım sana
Bir mektubum ben, en güzel sözcüklerin okunduğu, adresi belli
Sahibinin elinde daha da güzelleşen, sen okumalısın beni
Çünkü aşığım sana
Bir deli maviyim ben, sevdikçe mavileştiriyorum seni de, şimdi maviyi
yaşama zamanıdır, şimdi aşkı yaşama zamanıdır haydi gel benimle…
Çünkü aşığım sana
28/3/2008

Seni seviyorum...
Çünkü her sabah kalktığımda
Bir günü daha seninle geçirecek olmanın mutluluğunu
yaşatıyorsun bana...
Ben güne seninle başlıyorum...
Ve hergün gün hayatı yeniden keşfediyorum..
Seni seviyorum...
Çünkü gökkuşağının her tonunu gölgede bırakan
en parlak renksin sen...
Herşey senin rengini taşıyor...
Ve benim için ancak o zaman anlamlı oluyor.
Seni seviyorum...
Çünkü soğuk günlerde içimi ısıtan meltemsin...
Sıcak günlerde içime ferahlık veren kuzey rüzgarı...
İliklerime işleyerek esiyorsun...
Seni seviyorum...
Çünkü herşeyde sen varsın...
Nasıl olmayacaksın ki?
Sanki sen doğduğumdan beri içimdeydin...
Yüreğimin en derin köşesindeydin...
Sanki ortaya çıkmak için beni bekliyordun...
Ve ben orada olduğunu farkedince hakettiğin
yere çıkardım seni...
Seni seviyorum...
Çünkü hep benimlesin...
Seni görmem için yüzüme bakmam gerekmiyor...
Gözümü kapatsam oradasın...
Gördüğüm her yüz aslında sensin....
Seni seviyorum...
Çünkü gözlerinin içindeki binlerce yıldız gecenin
karanlığını delip geçiyor...
Sen bana bakarken ben kendimi yıldızlara bakıyor
gibi hissediyorum...
O yıldızların parlaklığında kaybediyorum kendimi...
Gözlerim kamaşıyor ama şikayetçi
değilim aydınlığından...
Güneş doğmasa, yıldızlar kaybolmasa diyorum...
Ama biliyorum ki güneşim de sen olacaksın
gecenin sonunda...
Bu kez daha parlak, daha aydınlık çıkacaksın
karşıma...
Seni seviyorum...
Çünkü saçların ellerimin arasında kayıp giderken
Dünyadaki cenneti bulmuş gibi hissediyorum kendimi...
Cennetin sahibi sensin...
Ve biliyorum ki sadece izin verdiklerin
girebilir o cennete...
Ben o cennette kalmaya kararlıyım...
Seni seviyorum...
Çünkü her gülümseyişin içime yeniden yaşama
sevinci dolduruyor...
Her gülümseyişin, karamsarlığı yıkıyor, umutsuzluğu
parçalıyor...
Bir çiçek bahçesine çeviriyor çorak dünyayı...
Çiçek dedim ya...
Bir çiçek adı verseydim sana PAPATYA olurdun...
Açışıyla dünyaya, insanlara baharın geldiğini
müjdeleyen papatya...
İddiasız ama güzel...
Güzel ama kibirsiz...
Seni seviyorum...
Çünkü seni sevmeyi, sana dokunmayı,
seni dinlemeyi,
sana bakmayı, seni koklamayı, seninle
paylaşmayı seviyorum...
Seninle birlikte insana dair ne varsa
onları da seviyorum...
Seni sevdiğimi anlatmaya çalışırken
Ne kadar çaresiz olduğumu da görüyorum...
Her sözcükten sonra durup tekrar tekrar düşünüyorum...
Seni yeterince anlatabildim mi diye...
Biliyorum ki yetmeyecek...
Bu kadar sözcükten sonra bile, sana sevgimi
anlatamamış olacağım....
Sözcüklerin bittiği yerde gözlerime bak...
Onlar bu sevgiyi çok daha iyi anlatacaktır sana
19/5/2008

Tahir'le Zühre Meselesi |
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil,
bütün iş Tahir’le Zühre olabilmekte
yani yürekte.
Mesela bir barikatta dövüşerek
mesela kuzey kutbunu keşfe giderken
mesela denerken damarlarında bir serumu
ölmek ayıp olur mu?
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
Seversin dünyayı doludizgin
ama o bunun farkında değildir
ayrılmak istemezsin dünyadan
ama o senden ayrılacak
yani sen elmayı seviyorsun diye
elmanın da seni sevmesi şart mı?
Yani Tahir’i Zühre sevmeseydi artık
yahut hiç sevmeseydi
Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden?
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
|
|
|
10/5/2008
umursamıyorum artık hiçbir günü geceyi..
sevemiyorum senden uzak,sensizliği anlatan maziyi..
aklım başımda değil biliyorum..
sebebi ne olursa olsun sensiz gülümsemeyi hissedemiyorum..
ellerin uzak hala bana bir kez daha tutman için nelerden geçmem ki..
anlamlı bakışı hissetmek için bir kaç dakika daha o güzel gözlerindeki..
masum bir çocuğum işte kendi halimde
benim bir sevdiğim var
o sensin..
derdim seninle..
rüyalarımda arıyorum artık sorularıma cevabı..
bilmediğim onca şeyin bir sebebi var..
ve bendeki ızdırabı..
anlatamam..
ama yine de tek bir gün,saat,dakika için..
silerim içimdeki anlamsızlığı..
senin mutluluğun benim nefes alışım..
senin her bir gözyaşın cehennemde cayır cayır yanışım..
içim sızlasa da sen yokken..
duvarların arasında boğulsamda..
ağlasam da resmine bakarken..
benimsin sen benim..
içime sinmişsin...
tek taraflı yaşamam gereksede raziyim..
sensizlik sevgilim olsun ona da alışırım..
gözyaşlarım bana ecel olsun anlarım..
ben senin için yaşamakta..
seninle nefes almaktayım..
ara sıra aklına gelsem de yine ben bilmesem..
sen beni özlesen de söylemesen..
biraz olsun sevsende anlatmasan..
anlarım inan bir daha bu gönüle uğramasan..
hep kendimi şuçladım kendime layık olamadım..
beni sana sevdiremedim diye..
yalnızlıktan dert yanarım ama
karşına çıkmaktan utanırım niye?
bir sesini duysam kalbim kanatlanıp uçar
döner deliye..
buralara tebessüm düşer sen mutlu ol diye..
10/5/2008
Üzerime devirip dağ gibi hüzünleri
Böyle çekip gitmek var mıydı ?
Var mıydı böyle bitirmek ?
Hani söz vermiştik birbirimize ?
Kaç zaman geçti aradan
Sen yoksun !
Sana sığındığım geceler
Alevleri gökyüzünde
Bir kumsal ateşiydi günahları yaktığımız .
Ve kan rengi şarapla yıkanmış
Bir hasret şimdi göğsümüze taktığımız .
Bilirim dönmeyeceksin artık !
Uzun zaman oldu
Belki çoktan unuttun .
Adın kaldı soğuk duvarlarında odamın
Sigara paketlerinde şiirlerin
Resimlerin bana gülen ,
Cüzdanımda saç telin .
Bir veda o geceden aklımda kalan
Kekremsi bir tat
Bir med cezir yüreğimde
Ben vurgun yemiş bir yaralı
Gemiler bana taşır bütün aşk yorgunlarını
Sen yoksun ...
Hayatımın ilkbaharında tanısaydım seni
Yasak umutlara ve acılara inat
Buruk bir şarap tadında olsaydı sevdamız
Yıllandıkça güzelleşen
Ve sen şiirler okusaydın geceleri
Saçlarımı okşarken .
Ellerimi tutsaydın ansızın
Yüreğim eriseydi gözlerinde
Yansaydım ateşinden .
Sen ağlasaydın mutluluktan
Ben ölseydim
Yalnızca beni sevdiğini bilseydim .
Seviyorum deseydin
Bi kere söyleseydin
Yanmazdım
Yanmazdım böyle çekip gitmeseydin ...
Bir veda o geceden aklımda kalan
Bir günah, belki yasak
Yanımda olsan şimdi, hiç konuşmasak
Ağlasak bin kere pişman olsak
Sonra yine bozsak yeminleri
Sarılsak sımsıkı
Öylece kalsak ...
Gittin ...
Kimbilir kaç deli sevda sığdırdın yüreğine
Işığa üşüşen pervaneler gibi sardılar seni
Körkütük aşkların ortasına düştün
Yalanların pençesine .
Belki birgün, bir gece
Dar bir vakitte belki
Hiç beklemezken seni gelirsin diye
Ben hâlâ burdayım
Sen yoksun !
Lanet olsun ...

10/5/2008
Gittin, sen bana gitmek için gelmiştin
Geride yavaş yavaş eriyen bir kurşun bıraktın
Bıraktığın şekilden çok daha başkasına bürünen
Ve bir daha asla eskisi gibi olamayacak bir kurşun
Gerçekten birdaha hiç bir şey eskisi gibi olmadı
Kısa bir hüzünden sonra
Geldim geri döndüm sana
Seviştin mi? Değiştin mi?
Beni yeni bir umutla
Kimbilir kimler aklını çeldi?
Gördüğüne sevinmedin mi beni?
Kimbilir kimler aklını çeldi?
Gördüğüne sevinmedin sen beni?
Üç günlük ayrılıkta neler, neden değişti?
Unutulmuş muydum?
Alışıyor muydun?
Yavaş yavaş yokluğuma
Beklenmiyor muydum?
Kalbini mi yordum?
Bunca iş güç arasında
Birgün beni nasıl paslı bir makasla
Nasıl derinden budayıp gittiğini farkettim
Yeni bir filiz veremeyecek kadar derindi kesip attıkların
Sensizlikle oluşmuş hastalğıma senin bile çare olamayacağına
Benim için çok gecikildiğini anladım
Söyle bari son söz olsun
Kızmam bundan sonra sana
Dostuz artık geçmiş olsun
Anlat saklama ne varsa
Kimbilir kimler aklını çeldi?
Gördüğüne sevinmedin mi beni?
Kimbilir kimler aklını çeldi?
Gördüğüne sevinmedin sen beni?
Üç günlük ayrılıkta neler, neden değişti?
Unutulmuş muydum?
Alışıyor muydun?
Yavaş yavaş yokluğuma
Beklenmiyor muydum?
Kalbini mi yordum?
Bunca iş güç arasında
28/3/2008

Ne kaldı, ne kaldı son güzden geriye
Sevgilim, beklemesini bilenim benim
Kar yağdı kirpiklerine
Kar sesi kuşattı çevremizi
Umutlar gibi birikti kar
Özlemler gibi birikti
Biliyor musun acılardan örülü
Sözcükler kaldı aramızda
Acıları tersyüz ettik
Yenildik, evet düpedüz yenildik
İçimize bıraktık kar sesini
Yeni bir ezgi üretecek olan
Çığlıklardan, kurumuş gözyaşlarından
Biliyor musun gülün kokması gecikecek
Bir kuş sesi gömleğine işlenecek
Çok eski bir gökyüzüyle birlikte
Orda burda söylenecek
Huma kuşunun göğsünde dinlendiği
Üşümüş, yorgun ama umutsuz değil
Canımın yongası, sevgilim, bir tanem
Ne kaldı, ne kaldı geriye acılardan
Eski alınteri, aşksız kaldı birçokları
Çocuklar kutup mavisi ağladı
Kimse artık hüzünleri anlatmasın
Ne vakti, ne yeri, ne bir anlamı kaldı
Güzelim, bir tanem, canımın yongası
Bir karanfilin suya eğilimi gibisin
Öylesin, özlenirsin, gel artık kar yağdı
Bize paylaşacak aldanmalar kaldı
28/3/2008

seninle hiç aynı sokaklarda gezmedik aynı havayı tenefüs etmedik
ama hep aynı düşlerdeydik aynı sevgiyi taşıdık kalbimizde
herkez göçtü bir biz göçemedik gidemedik
yabancı yüreklerin arasında hep yanlız kaldık savaştık
öylesine çıkarsız yapayanlız inandığımiz tek şey sevgimiz
adı kavuşmak olmasa bile o sevgi oldu tek inancımız
doğru dürüst hayal bile kuramadık
keşkelerin arasında kaybolurken günler karanlık geceler zindan
her sabaha yanlız uyandık şikayetmiz olmadı hiç
boyun büküp uzaktan sevmeyi bildik
arada bir haber alıp birbirimizden
iyi olmamıza biraz olsun sevindik ama hep hasret besledik içimizde
sen ayrı dünyada ben ayrı dünyada
kavuşmak gözyaşı oldu gözlerimizde
ağladıkça kavuşamadık
kavuşmak istedikçe ağladık
şiirlerle avuttuk kendimizi gizli mesajlar yazdık okur anlar diye
sustuk eller konuştu biz konuşamadık
anlatamadık yüreğimizdeki sevgimizi
susmalıydık.. susuyorduk
değiştiremezdik kader yazımızı
bir gün gülsekte ikinci gun tutamadık gözyaşımızı
ağladık ağlamalıydık
bir bedende bir kalp
dindiremedik yürek sızımızı..
değiştiremedik kader yazımızı severek kucakladık aşk sızımızı
yazsakda onca yanlızlığımızı
bir sen anlarsın beni birde ben anlarım seni
başka kimse anlayamaz bizi..
28/3/2008

Her tercih bir kaybediştir
Ve her kaybediş, bir başlangıç...
Seni seçmiş olduğum şu günlerin anlatılmaz huzurunu yaşıyorum içimde. Eşsin yüreğime!
Gün be gün çoğalıyorum. Çiçek çiçek açıp, mis oluyorum. Gönderdiğim rüzgarla seni çağırıyor kokum. Sevdan başlangıcım olsun istiyorum, sonra ardından üç nokta (...) koymak. Bir kez daha görüyorum aynalarda parladığını gözlerimin ve yansımamı tüm gülen gözlerde, sen bilmesen de. Öyle doymuştum ki hüzne, uzun zaman oldu, değişti mevsimler, özlemişim...
Geceleri dörtgözle bekleyip, yalnızlığımı kovuyorum odamdan, seninle kalıyorum. Anlayacağın, korkmuyorum karanlıktan. Ya da oturup ayın üzerine, izliyorum seni, senden habersiz. Asırlar geçme doymazmışım gibi geliyor. Gündüzler hiç gelmesin istiyorum. Döküyorum yapraklarımı, insanları kovamıyorum. Sensizim!
Zaman, eski zaman değil. Saklamaya lüzum yok ellerimin titrediğini, tutmadığını dizlerimin. Yüreğimi saklamaya lüzum yok. Gün gibi aşikar her şey. Gönlümde bir bayram havası, uçurduğum rengarenk balonları tutamıyor kimse. Herkes anlıyor, senden başka. Neyim var ki utanılacak? Hiç! Ne mutlu bana.
Bildiğim ve bilmediğim kayıplarımın ardından üzülmediğime şaşmamak lazım. Hem öyle tokum ki acıya, acıyan yerlerimi çoktan kesip attım. Seninle yeniden yer bulmayacak nasılsa. Her şeyin başı inanmak değil mi? İnanıyorum buna.
Başlangıç mı? Çok güzeldir hep. En güzel üç noktası (...) hayatın. Son başlangıcım olsan sen, keşke!
19/5/2008

Tahir'le Zühre Meselesi |
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil,
bütün iş Tahir’le Zühre olabilmekte
yani yürekte.
Mesela bir barikatta dövüşerek
mesela kuzey kutbunu keşfe giderken
mesela denerken damarlarında bir serumu
ölmek ayıp olur mu?
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
Seversin dünyayı doludizgin
ama o bunun farkında değildir
ayrılmak istemezsin dünyadan
ama o senden ayrılacak
yani sen elmayı seviyorsun diye
elmanın da seni sevmesi şart mı?
Yani Tahir’i Zühre sevmeseydi artık
yahut hiç sevmeseydi
Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden?
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
|
|
|
10/5/2008
umursamıyorum artık hiçbir günü geceyi..
sevemiyorum senden uzak,sensizliği anlatan maziyi..
aklım başımda değil biliyorum..
sebebi ne olursa olsun sensiz gülümsemeyi hissedemiyorum..
ellerin uzak hala bana bir kez daha tutman için nelerden geçmem ki..
anlamlı bakışı hissetmek için bir kaç dakika daha o güzel gözlerindeki..
masum bir çocuğum işte kendi halimde
benim bir sevdiğim var
o sensin..
derdim seninle..
rüyalarımda arıyorum artık sorularıma cevabı..
bilmediğim onca şeyin bir sebebi var..
ve bendeki ızdırabı..
anlatamam..
ama yine de tek bir gün,saat,dakika için..
silerim içimdeki anlamsızlığı..
senin mutluluğun benim nefes alışım..
senin her bir gözyaşın cehennemde cayır cayır yanışım..
içim sızlasa da sen yokken..
duvarların arasında boğulsamda..
ağlasam da resmine bakarken..
benimsin sen benim..
içime sinmişsin...
tek taraflı yaşamam gereksede raziyim..
sensizlik sevgilim olsun ona da alışırım..
gözyaşlarım bana ecel olsun anlarım..
ben senin için yaşamakta..
seninle nefes almaktayım..
ara sıra aklına gelsem de yine ben bilmesem..
sen beni özlesen de söylemesen..
biraz olsun sevsende anlatmasan..
anlarım inan bir daha bu gönüle uğramasan..
hep kendimi şuçladım kendime layık olamadım..
beni sana sevdiremedim diye..
yalnızlıktan dert yanarım ama
karşına çıkmaktan utanırım niye?
bir sesini duysam kalbim kanatlanıp uçar
döner deliye..
buralara tebessüm düşer sen mutlu ol diye..
10/5/2008
Üzerime devirip dağ gibi hüzünleri
Böyle çekip gitmek var mıydı ?
Var mıydı böyle bitirmek ?
Hani söz vermiştik birbirimize ?
Kaç zaman geçti aradan
Sen yoksun !
Sana sığındığım geceler
Alevleri gökyüzünde
Bir kumsal ateşiydi günahları yaktığımız .
Ve kan rengi şarapla yıkanmış
Bir hasret şimdi göğsümüze taktığımız .
Bilirim dönmeyeceksin artık !
Uzun zaman oldu
Belki çoktan unuttun .
Adın kaldı soğuk duvarlarında odamın
Sigara paketlerinde şiirlerin
Resimlerin bana gülen ,
Cüzdanımda saç telin .
Bir veda o geceden aklımda kalan
Kekremsi bir tat
Bir med cezir yüreğimde
Ben vurgun yemiş bir yaralı
Gemiler bana taşır bütün aşk yorgunlarını
Sen yoksun ...
Hayatımın ilkbaharında tanısaydım seni
Yasak umutlara ve acılara inat
Buruk bir şarap tadında olsaydı sevdamız
Yıllandıkça güzelleşen
Ve sen şiirler okusaydın geceleri
Saçlarımı okşarken .
Ellerimi tutsaydın ansızın
Yüreğim eriseydi gözlerinde
Yansaydım ateşinden .
Sen ağlasaydın mutluluktan
Ben ölseydim
Yalnızca beni sevdiğini bilseydim .
Seviyorum deseydin
Bi kere söyleseydin
Yanmazdım
Yanmazdım böyle çekip gitmeseydin ...
Bir veda o geceden aklımda kalan
Bir günah, belki yasak
Yanımda olsan şimdi, hiç konuşmasak
Ağlasak bin kere pişman olsak
Sonra yine bozsak yeminleri
Sarılsak sımsıkı
Öylece kalsak ...
Gittin ...
Kimbilir kaç deli sevda sığdırdın yüreğine
Işığa üşüşen pervaneler gibi sardılar seni
Körkütük aşkların ortasına düştün
Yalanların pençesine .
Belki birgün, bir gece
Dar bir vakitte belki
Hiç beklemezken seni gelirsin diye
Ben hâlâ burdayım
Sen yoksun !
Lanet olsun ...

10/5/2008
Gittin, sen bana gitmek için gelmiştin
Geride yavaş yavaş eriyen bir kurşun bıraktın
Bıraktığın şekilden çok daha başkasına bürünen
Ve bir daha asla eskisi gibi olamayacak bir kurşun
Gerçekten birdaha hiç bir şey eskisi gibi olmadı
Kısa bir hüzünden sonra
Geldim geri döndüm sana
Seviştin mi? Değiştin mi?
Beni yeni bir umutla
Kimbilir kimler aklını çeldi?
Gördüğüne sevinmedin mi beni?
Kimbilir kimler aklını çeldi?
Gördüğüne sevinmedin sen beni?
Üç günlük ayrılıkta neler, neden değişti?
Unutulmuş muydum?
Alışıyor muydun?
Yavaş yavaş yokluğuma
Beklenmiyor muydum?
Kalbini mi yordum?
Bunca iş güç arasında
Birgün beni nasıl paslı bir makasla
Nasıl derinden budayıp gittiğini farkettim
Yeni bir filiz veremeyecek kadar derindi kesip attıkların
Sensizlikle oluşmuş hastalğıma senin bile çare olamayacağına
Benim için çok gecikildiğini anladım
Söyle bari son söz olsun
Kızmam bundan sonra sana
Dostuz artık geçmiş olsun
Anlat saklama ne varsa
Kimbilir kimler aklını çeldi?
Gördüğüne sevinmedin mi beni?
Kimbilir kimler aklını çeldi?
Gördüğüne sevinmedin sen beni?
Üç günlük ayrılıkta neler, neden değişti?
Unutulmuş muydum?
Alışıyor muydun?
Yavaş yavaş yokluğuma
Beklenmiyor muydum?
Kalbini mi yordum?
Bunca iş güç arasında
28/3/2008

Ne kaldı, ne kaldı son güzden geriye
Sevgilim, beklemesini bilenim benim
Kar yağdı kirpiklerine
Kar sesi kuşattı çevremizi
Umutlar gibi birikti kar
Özlemler gibi birikti
Biliyor musun acılardan örülü
Sözcükler kaldı aramızda
Acıları tersyüz ettik
Yenildik, evet düpedüz yenildik
İçimize bıraktık kar sesini
Yeni bir ezgi üretecek olan
Çığlıklardan, kurumuş gözyaşlarından
Biliyor musun gülün kokması gecikecek
Bir kuş sesi gömleğine işlenecek
Çok eski bir gökyüzüyle birlikte
Orda burda söylenecek
Huma kuşunun göğsünde dinlendiği
Üşümüş, yorgun ama umutsuz değil
Canımın yongası, sevgilim, bir tanem
Ne kaldı, ne kaldı geriye acılardan
Eski alınteri, aşksız kaldı birçokları
Çocuklar kutup mavisi ağladı
Kimse artık hüzünleri anlatmasın
Ne vakti, ne yeri, ne bir anlamı kaldı
Güzelim, bir tanem, canımın yongası
Bir karanfilin suya eğilimi gibisin
Öylesin, özlenirsin, gel artık kar yağdı
Bize paylaşacak aldanmalar kaldı
28/3/2008

seninle hiç aynı sokaklarda gezmedik aynı havayı tenefüs etmedik
ama hep aynı düşlerdeydik aynı sevgiyi taşıdık kalbimizde
herkez göçtü bir biz göçemedik gidemedik
yabancı yüreklerin arasında hep yanlız kaldık savaştık
öylesine çıkarsız yapayanlız inandığımiz tek şey sevgimiz
adı kavuşmak olmasa bile o sevgi oldu tek inancımız
doğru dürüst hayal bile kuramadık
keşkelerin arasında kaybolurken günler karanlık geceler zindan
her sabaha yanlız uyandık şikayetmiz olmadı hiç
boyun büküp uzaktan sevmeyi bildik
arada bir haber alıp birbirimizden
iyi olmamıza biraz olsun sevindik ama hep hasret besledik içimizde
sen ayrı dünyada ben ayrı dünyada
kavuşmak gözyaşı oldu gözlerimizde
ağladıkça kavuşamadık
kavuşmak istedikçe ağladık
şiirlerle avuttuk kendimizi gizli mesajlar yazdık okur anlar diye
sustuk eller konuştu biz konuşamadık
anlatamadık yüreğimizdeki sevgimizi
susmalıydık.. susuyorduk
değiştiremezdik kader yazımızı
bir gün gülsekte ikinci gun tutamadık gözyaşımızı
ağladık ağlamalıydık
bir bedende bir kalp
dindiremedik yürek sızımızı..
değiştiremedik kader yazımızı severek kucakladık aşk sızımızı
yazsakda onca yanlızlığımızı
bir sen anlarsın beni birde ben anlarım seni
başka kimse anlayamaz bizi..
28/3/2008

Her tercih bir kaybediştir
Ve her kaybediş, bir başlangıç...
Seni seçmiş olduğum şu günlerin anlatılmaz huzurunu yaşıyorum içimde. Eşsin yüreğime!
Gün be gün çoğalıyorum. Çiçek çiçek açıp, mis oluyorum. Gönderdiğim rüzgarla seni çağırıyor kokum. Sevdan başlangıcım olsun istiyorum, sonra ardından üç nokta (...) koymak. Bir kez daha görüyorum aynalarda parladığını gözlerimin ve yansımamı tüm gülen gözlerde, sen bilmesen de. Öyle doymuştum ki hüzne, uzun zaman oldu, değişti mevsimler, özlemişim...
Geceleri dörtgözle bekleyip, yalnızlığımı kovuyorum odamdan, seninle kalıyorum. Anlayacağın, korkmuyorum karanlıktan. Ya da oturup ayın üzerine, izliyorum seni, senden habersiz. Asırlar geçme doymazmışım gibi geliyor. Gündüzler hiç gelmesin istiyorum. Döküyorum yapraklarımı, insanları kovamıyorum. Sensizim!
Zaman, eski zaman değil. Saklamaya lüzum yok ellerimin titrediğini, tutmadığını dizlerimin. Yüreğimi saklamaya lüzum yok. Gün gibi aşikar her şey. Gönlümde bir bayram havası, uçurduğum rengarenk balonları tutamıyor kimse. Herkes anlıyor, senden başka. Neyim var ki utanılacak? Hiç! Ne mutlu bana.
Bildiğim ve bilmediğim kayıplarımın ardından üzülmediğime şaşmamak lazım. Hem öyle tokum ki acıya, acıyan yerlerimi çoktan kesip attım. Seninle yeniden yer bulmayacak nasılsa. Her şeyin başı inanmak değil mi? İnanıyorum buna.
Başlangıç mı? Çok güzeldir hep. En güzel üç noktası (...) hayatın. Son başla
« Önceki |
19/5/2008

Tahir'le Zühre Meselesi |
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil,
bütün iş Tahir’le Zühre olabilmekte
yani yürekte.
Mesela bir barikatta dövüşerek
mesela kuzey kutbunu keşfe giderken
mesela denerken damarlarında bir serumu
ölmek ayıp olur mu?
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
Seversin dünyayı doludizgin
ama o bunun farkında değildir
ayrılmak istemezsin dünyadan
ama o senden ayrılacak
yani sen elmayı seviyorsun diye
elmanın da seni sevmesi şart mı?
Yani Tahir’i Zühre sevmeseydi artık
yahut hiç sevmeseydi
Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden?
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
|
|
|
10/5/2008
umursamıyorum artık hiçbir günü geceyi..
sevemiyorum senden uzak,sensizliği anlatan maziyi..
aklım başımda değil biliyorum..
sebebi ne olursa olsun sensiz gülümsemeyi hissedemiyorum..
ellerin uzak hala bana bir kez daha tutman için nelerden geçmem ki..
anlamlı bakışı hissetmek için bir kaç dakika daha o güzel gözlerindeki..
masum bir çocuğum işte kendi halimde
benim bir sevdiğim var
o sensin..
derdim seninle..
rüyalarımda arıyorum artık sorularıma cevabı..
bilmediğim onca şeyin bir sebebi var..
ve bendeki ızdırabı..
anlatamam..
ama yine de tek bir gün,saat,dakika için..
silerim içimdeki anlamsızlığı..
senin mutluluğun benim nefes alışım..
senin her bir gözyaşın cehennemde cayır cayır yanışım..
içim sızlasa da sen yokken..
duvarların arasında boğulsamda..
ağlasam da resmine bakarken..
benimsin sen benim..
içime sinmişsin...
tek taraflı yaşamam gereksede raziyim..
sensizlik sevgilim olsun ona da alışırım..
gözyaşlarım bana ecel olsun anlarım..
ben senin için yaşamakta..
seninle nefes almaktayım..
ara sıra aklına gelsem de yine ben bilmesem..
sen beni özlesen de söylemesen..
biraz olsun sevsende anlatmasan..
anlarım inan bir daha bu gönüle uğramasan..
hep kendimi şuçladım kendime layık olamadım..
beni sana sevdiremedim diye..
yalnızlıktan dert yanarım ama
karşına çıkmaktan utanırım niye?
bir sesini duysam kalbim kanatlanıp uçar
döner deliye..
buralara tebessüm düşer sen mutlu ol diye..
10/5/2008
Üzerime devirip dağ gibi hüzünleri
Böyle çekip gitmek var mıydı ?
Var mıydı böyle bitirmek ?
Hani söz vermiştik birbirimize ?
Kaç zaman geçti aradan
Sen yoksun !
Sana sığındığım geceler
Alevleri gökyüzünde
Bir kumsal ateşiydi günahları yaktığımız .
Ve kan rengi şarapla yıkanmış
Bir hasret şimdi göğsümüze taktığımız .
Bilirim dönmeyeceksin artık !
Uzun zaman oldu
Belki çoktan unuttun .
Adın kaldı soğuk duvarlarında odamın
Sigara paketlerinde şiirlerin
Resimlerin bana gülen ,
Cüzdanımda saç telin .
Bir veda o geceden aklımda kalan
Kekremsi bir tat
Bir med cezir yüreğimde
Ben vurgun yemiş bir yaralı
Gemiler bana taşır bütün aşk yorgunlarını
Sen yoksun ...
Hayatımın ilkbaharında tanısaydım seni
Yasak umutlara ve acılara inat
Buruk bir şarap tadında olsaydı sevdamız
Yıllandıkça güzelleşen
Ve sen şiirler okusaydın geceleri
Saçlarımı okşarken .
Ellerimi tutsaydın ansızın
Yüreğim eriseydi gözlerinde
Yansaydım ateşinden .
Sen ağlasaydın mutluluktan
Ben ölseydim
Yalnızca beni sevdiğini bilseydim .
Seviyorum deseydin
Bi kere söyleseydin
Yanmazdım
Yanmazdım böyle çekip gitmeseydin ...
Bir veda o geceden aklımda kalan
Bir günah, belki yasak
Yanımda olsan şimdi, hiç konuşmasak
Ağlasak bin kere pişman olsak
Sonra yine bozsak yeminleri
Sarılsak sımsıkı
Öylece kalsak ...
Gittin ...
Kimbilir kaç deli sevda sığdırdın yüreğine
Işığa üşüşen pervaneler gibi sardılar seni
Körkütük aşkların ortasına düştün
Yalanların pençesine .
Belki birgün, bir gece
Dar bir vakitte belki
Hiç beklemezken seni gelirsin diye
Ben hâlâ burdayım
Sen yoksun !
Lanet olsun ...

10/5/2008
Gittin, sen bana gitmek için gelmiştin
Geride yavaş yavaş eriyen bir kurşun bıraktın
Bıraktığın şekilden çok daha başkasına bürünen
Ve bir daha asla eskisi gibi olamayacak bir kurşun
Gerçekten birdaha hiç bir şey eskisi gibi olmadı
Kısa bir hüzünden sonra
Geldim geri döndüm sana
Seviştin mi? Değiştin mi?
Beni yeni bir umutla
Kimbilir kimler aklını çeldi?
Gördüğüne sevinmedin mi beni?
Kimbilir kimler aklını çeldi?
Gördüğüne sevinmedin sen beni?
Üç günlük ayrılıkta neler, neden değişti?
Unutulmuş muydum?
Alışıyor muydun?
Yavaş yavaş yokluğuma
Beklenmiyor muydum?
Kalbini mi yordum?
Bunca iş güç arasında
Birgün beni nasıl paslı bir makasla
Nasıl derinden budayıp gittiğini farkettim
Yeni bir filiz veremeyecek kadar derindi kesip attıkların
Sensizlikle oluşmuş hastalğıma senin bile çare olamayacağına
Benim için çok gecikildiğini anladım
Söyle bari son söz olsun
Kızmam bundan sonra sana
Dostuz artık geçmiş olsun
Anlat saklama ne varsa
Kimbilir kimler aklını çeldi?
Gördüğüne sevinmedin mi beni?
Kimbilir kimler aklını çeldi?
Gördüğüne sevinmedin sen beni?
Üç günlük ayrılıkta neler, neden değişti?
Unutulmuş muydum?
Alışıyor muydun?
Yavaş yavaş yokluğuma
Beklenmiyor muydum?
Kalbini mi yordum?
Bunca iş güç arasında
28/3/2008

Ne kaldı, ne kaldı son güzden geriye
Sevgilim, beklemesini bilenim benim
Kar yağdı kirpiklerine
Kar sesi kuşattı çevremizi
Umutlar gibi birikti kar
Özlemler gibi birikti
Biliyor musun acılardan örülü
Sözcükler kaldı aramızda
Acıları tersyüz ettik
Yenildik, evet düpedüz yenildik
İçimize bıraktık kar sesini
Yeni bir ezgi üretecek olan
Çığlıklardan, kurumuş gözyaşlarından
Biliyor musun gülün kokması gecikecek
Bir kuş sesi gömleğine işlenecek
Çok eski bir gökyüzüyle birlikte
Orda burda söylenecek
Huma kuşunun göğsünde dinlendiği
Üşümüş, yorgun ama umutsuz değil
Canımın yongası, sevgilim, bir tanem
Ne kaldı, ne kaldı geriye acılardan
Eski alınteri, aşksız kaldı birçokları
Çocuklar kutup mavisi ağladı
Kimse artık hüzünleri anlatmasın
Ne vakti, ne yeri, ne bir anlamı kaldı
Güzelim, bir tanem, canımın yongası
Bir karanfilin suya eğilimi gibisin
Öylesin, özlenirsin, gel artık kar yağdı
Bize paylaşacak aldanmalar kaldı
28/3/2008

seninle hiç aynı sokaklarda gezmedik aynı havayı tenefüs etmedik
ama hep aynı düşlerdeydik aynı sevgiyi taşıdık kalbimizde
herkez göçtü bir biz göçemedik gidemedik
yabancı yüreklerin arasında hep yanlız kaldık savaştık
öylesine çıkarsız yapayanlız inandığımiz tek şey sevgimiz
adı kavuşmak olmasa bile o sevgi oldu tek inancımız
doğru dürüst hayal bile kuramadık
keşkelerin arasında kaybolurken günler karanlık geceler zindan
her sabaha yanlız uyandık şikayetmiz olmadı hiç
boyun büküp uzaktan sevmeyi bildik
arada bir haber alıp birbirimizden
iyi olmamıza biraz olsun sevindik ama hep hasret besledik içimizde
sen ayrı dünyada ben ayrı dünyada
kavuşmak gözyaşı oldu gözlerimizde
ağladıkça kavuşamadık
kavuşmak istedikçe ağladık
şiirlerle avuttuk kendimizi gizli mesajlar yazdık okur anlar diye
sustuk eller konuştu biz konuşamadık
anlatamadık yüreğimizdeki sevgimizi
susmalıydık.. susuyorduk
değiştiremezdik kader yazımızı
bir gün gülsekte ikinci gun tutamadık gözyaşımızı
ağladık ağlamalıydık
bir bedende bir kalp
dindiremedik yürek sızımızı..
değiştiremedik kader yazımızı severek kucakladık aşk sızımızı
yazsakda onca yanlızlığımızı
bir sen anlarsın beni birde ben anlarım seni
başka kimse anlayamaz bizi..
28/3/2008

Her tercih bir kaybediştir
Ve her kaybediş, bir başlangıç...
Seni seçmiş olduğum şu günlerin anlatılmaz huzurunu yaşıyorum içimde. Eşsin yüreğime!
Gün be gün çoğalıyorum. Çiçek çiçek açıp, mis oluyorum. Gönderdiğim rüzgarla seni çağırıyor kokum. Sevdan başlangıcım olsun istiyorum, sonra ardından üç nokta (...) koymak. Bir kez daha görüyorum aynalarda parladığını gözlerimin ve yansımamı tüm gülen gözlerde, sen bilmesen de. Öyle doymuştum ki hüzne, uzun zaman oldu, değişti mevsimler, özlemişim...
Geceleri dörtgözle bekleyip, yalnızlığımı kovuyorum odamdan, seninle kalıyorum. Anlayacağın, korkmuyorum karanlıktan. Ya da oturup ayın üzerine, izliyorum seni, senden habersiz. Asırlar geçme doymazmışım gibi geliyor. Gündüzler hiç gelmesin istiyorum. Döküyorum yapraklarımı, insanları kovamıyorum. Sensizim!
Zaman, eski zaman değil. Saklamaya lüzum yok ellerimin titrediğini, tutmadığını dizlerimin. Yüreğimi saklamaya lüzum yok. Gün gibi aşikar her şey. Gönlümde bir bayram havası, uçurduğum rengarenk balonları tutamıyor kimse. Herkes anlıyor, senden başka. Neyim var ki utanılacak? Hiç! Ne mutlu bana.
Bildiğim ve bilmediğim kayıplarımın ardından üzülmediğime şaşmamak lazım. Hem öyle tokum ki acıya, acıyan yerlerimi çoktan kesip attım. Seninle yeniden yer bulmayacak nasılsa. Her şeyin başı inanmak değil mi? İnanıyorum buna.
Başlangıç mı? Çok güzeldir hep. En güzel üç noktası (...) hayatın. Son başlangıcım olsan sen, keşke!
ngıcım olsan sen, keşke!

seninle hiç aynı sokaklarda gezmedik aynı havayı tenefüs etmedik
ama hep aynı düşlerdeydik aynı sevgiyi taşıdık kalbimizde
herkez göçtü bir biz göçemedik gidemedik
yabancı yüreklerin arasında hep yanlız kaldık savaştık
öylesine çıkarsız yapayanlız inandığımiz tek şey sevgimiz
adı kavuşmak olmasa bile o sevgi oldu tek inancımız
doğru dürüst hayal bile kuramadık
keşkelerin arasında kaybolurken günler karanlık geceler zindan
her sabaha yanlız uyandık şikayetmiz olmadı hiç
boyun büküp uzaktan sevmeyi bildik
arada bir haber alıp birbirimizden
iyi olmamıza biraz olsun sevindik ama hep hasret besledik içimizde
sen ayrı dünyada ben ayrı dünyada
kavuşmak gözyaşı oldu gözlerimizde
ağladıkça kavuşamadık
kavuşmak istedikçe ağladık
şiirlerle avuttuk kendimizi gizli mesajlar yazdık okur anlar diye
sustuk eller konuştu biz konuşamadık
anlatamadık yüreğimizdeki sevgimizi
susmalıydık.. susuyorduk
değiştiremezdik kader yazımızı
bir gün gülsekte ikinci gun tutamadık gözyaşımızı
ağladık ağlamalıydık
bir bedende bir kalp
dindiremedik yürek sızımızı..
değiştiremedik kader yazımızı severek kucakladık aşk sızımızı
yazsakda onca yanlızlığımızı
bir sen anlarsın beni birde ben anlarım seni
başka kimse anlayamaz bizi..

Ne kaldı, ne kaldı son güzden geriye
Sevgilim, beklemesini bilenim benim
Kar yağdı kirpiklerine
Kar sesi kuşattı çevremizi
Umutlar gibi birikti kar
Özlemler gibi birikti
Biliyor musun acılardan örülü
Sözcükler kaldı aramızda
Acıları tersyüz ettik
Yenildik, evet düpedüz yenildik
İçimize bıraktık kar sesini
Yeni bir ezgi üretecek olan
Çığlıklardan, kurumuş gözyaşlarından
Biliyor musun gülün kokması gecikecek
Bir kuş sesi gömleğine işlenecek
Çok eski bir gökyüzüyle birlikte
Orda burda söylenecek
Huma kuşunun göğsünde dinlendiği
Üşümüş, yorgun ama umutsuz değil
Canımın yongası, sevgilim, bir tanem
Ne kaldı, ne kaldı geriye acılardan
Eski alınteri, aşksız kaldı birçokları
Çocuklar kutup mavisi ağladı
Kimse artık hüzünleri anlatmasın
Ne vakti, ne yeri, ne bir anlamı kaldı
Güzelim, bir tanem, canımın yongası
Bir karanfilin suya eğilimi gibisin
Öylesin, özlenirsin, gel artık kar yağdı
Bize paylaşacak aldanmalar kaldı
19/5/2008

Tahir'le Zühre Meselesi |
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil,
bütün iş Tahir’le Zühre olabilmekte
yani yürekte.
Mesela bir barikatta dövüşerek
mesela kuzey kutbunu keşfe giderken
mesela denerken damarlarında bir serumu
ölmek ayıp olur mu?
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
Seversin dünyayı doludizgin
ama o bunun farkında değildir
ayrılmak istemezsin dünyadan
ama o senden ayrılacak
yani sen elmayı seviyorsun diye
elmanın da seni sevmesi şart mı?
Yani Tahir’i Zühre sevmeseydi artık
yahut hiç sevmeseydi
Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden?
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
|
|
|
10/5/2008
umursamıyorum artık hiçbir günü geceyi..
sevemiyorum senden uzak,sensizliği anlatan maziyi..
aklım başımda değil biliyorum..
sebebi ne olursa olsun sensiz gülümsemeyi hissedemiyorum..
ellerin uzak hala bana bir kez daha tutman için nelerden geçmem ki..
anlamlı bakışı hissetmek için bir kaç dakika daha o güzel gözlerindeki..
masum bir çocuğum işte kendi halimde
benim bir sevdiğim var
o sensin..
derdim seninle..
rüyalarımda arıyorum artık sorularıma cevabı..
bilmediğim onca şeyin bir sebebi var..
ve bendeki ızdırabı..
anlatamam..
ama yine de tek bir gün,saat,dakika için..
silerim içimdeki anlamsızlığı..
senin mutluluğun benim nefes alışım..
senin her bir gözyaşın cehennemde cayır cayır yanışım..
içim sızlasa da sen yokken..
duvarların arasında boğulsamda..
ağlasam da resmine bakarken..
benimsin sen benim..
içime sinmişsin...
tek taraflı yaşamam gereksede raziyim..
sensizlik sevgilim olsun ona da alışırım..
gözyaşlarım bana ecel olsun anlarım..
ben senin için yaşamakta..
seninle nefes almaktayım..
ara sıra aklına gelsem de yine ben bilmesem..
sen beni özlesen de söylemesen..
biraz olsun sevsende anlatmasan..
anlarım inan bir daha bu gönüle uğramasan..
hep kendimi şuçladım kendime layık olamadım..
beni sana sevdiremedim diye..
yalnızlıktan dert yanarım ama
karşına çıkmaktan utanırım niye?
bir sesini duysam kalbim kanatlanıp uçar
döner deliye..
buralara tebessüm düşer sen mutlu ol diye..
10/5/2008
Üzerime devirip dağ gibi hüzünleri
Böyle çekip gitmek var mıydı ?
Var mıydı böyle bitirmek ?
Hani söz vermiştik birbirimize ?
Kaç zaman geçti aradan
Sen yoksun !
Sana sığındığım geceler
Alevleri gökyüzünde
Bir kumsal ateşiydi günahları yaktığımız .
Ve kan rengi şarapla yıkanmış
Bir hasret şimdi göğsümüze taktığımız .
Bilirim dönmeyeceksin artık !
Uzun zaman oldu
Belki çoktan unuttun .
Adın kaldı soğuk duvarlarında odamın
Sigara paketlerinde şiirlerin
Resimlerin bana gülen ,
Cüzdanımda saç telin .
Bir veda o geceden aklımda kalan
Kekremsi bir tat
Bir med cezir yüreğimde
Ben vurgun yemiş bir yaralı
Gemiler bana taşır bütün aşk yorgunlarını
Sen yoksun ...
Hayatımın ilkbaharında tanısaydım seni
Yasak umutlara ve acılara inat
Buruk bir şarap tadında olsaydı sevdamız
Yıllandıkça güzelleşen
Ve sen şiirler okusaydın geceleri
Saçlarımı okşarken .
Ellerimi tutsaydın ansızın
Yüreğim eriseydi gözlerinde
Yansaydım ateşinden .
Sen ağlasaydın mutluluktan
Ben ölseydim
Yalnızca beni sevdiğini bilseydim .
Seviyorum deseydin
Bi kere söyleseydin
Yanmazdım
Yanmazdım böyle çekip gitmeseydin ...
Bir veda o geceden aklımda kalan
Bir günah, belki yasak
Yanımda olsan şimdi, hiç konuşmasak
Ağlasak bin kere pişman olsak
Sonra yine bozsak yeminleri
Sarılsak sımsıkı
Öylece kalsak ...
Gittin ...
Kimbilir kaç deli sevda sığdırdın yüreğine
Işığa üşüşen pervaneler gibi sardılar seni
Körkütük aşkların ortasına düştün
Yalanların pençesine .
Belki birgün, bir gece
Dar bir vakitte belki
Hiç beklemezken seni gelirsin diye
Ben hâlâ burdayım
Sen yoksun !
Lanet olsun ...

10/5/2008
Gittin, sen bana gitmek için gelmiştin
Geride yavaş yavaş eriyen bir kurşun bıraktın
Bıraktığın şekilden çok daha başkasına bürünen
Ve bir daha asla eskisi gibi olamayacak bir kurşun
Gerçekten birdaha hiç bir şey eskisi gibi olmadı
Kısa bir hüzünden sonra
Geldim geri döndüm sana
Seviştin mi? Değiştin mi?
Beni yeni bir umutla
Kimbilir kimler aklını çeldi?
Gördüğüne sevinmedin mi beni?
Kimbilir kimler aklını çeldi?
Gördüğüne sevinmedin sen beni?
Üç günlük ayrılıkta neler, neden değişti?
Unutulmuş muydum?
Alışıyor muydun?
Yavaş yavaş yokluğuma
Beklenmiyor muydum?
Kalbini mi yordum?
Bunca iş güç arasında
Birgün beni nasıl paslı bir makasla
Nasıl derinden budayıp gittiğini farkettim
Yeni bir filiz veremeyecek kadar derindi kesip attıkların
Sensizlikle oluşmuş hastalğıma senin bile çare olamayacağına
Benim için çok gecikildiğini anladım
Söyle bari son söz olsun
Kızmam bundan sonra sana
Dostuz artık geçmiş olsun
Anlat saklama ne varsa
Kimbilir kimler aklını çeldi?
Gördüğüne sevinmedin mi beni?
Kimbilir kimler aklını çeldi?
Gördüğüne sevinmedin sen beni?
Üç günlük ayrılıkta neler, neden değişti?
Unutulmuş muydum?
Alışıyor muydun?
Yavaş yavaş yokluğuma
Beklenmiyor muydum?
Kalbini mi yordum?
Bunca iş güç arasında


Tahir'le Zühre Meselesi |
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil, bütün iş Tahir’le Zühre olabilmekte yani yürekte.
Mesela bir barikatta dövüşerek mesela kuzey kutbunu keşfe giderken mesela denerken damarlarında bir serumu ölmek ayıp olur mu?
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
Seversin dünyayı doludizgin ama o bunun farkında değildir ayrılmak istemezsin dünyadan ama o senden ayrılacak yani sen elmayı seviyorsun diye elmanın da seni sevmesi şart mı? Yani Tahir’i Zühre sevmeseydi artık yahut hiç sevmeseydi Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden?
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
|
|
|

umursamıyorum artık hiçbir günü geceyi..
sevemiyorum senden uzak,sensizliği anlatan maziyi..
aklım başımda değil biliyorum..
sebebi ne olursa olsun sensiz gülümsemeyi hissedemiyorum..
ellerin uzak hala bana bir kez daha tutman için nelerden geçmem ki..
anlamlı bakışı hissetmek için bir kaç dakika daha o güzel gözlerindeki..
masum bir çocuğum işte kendi halimde
benim bir sevdiğim var
o sensin..
derdim seninle..
rüyalarımda arıyorum artık sorularıma cevabı..
bilmediğim onca şeyin bir sebebi var..
ve bendeki ızdırabı..
anlatamam..
ama yine de tek bir gün,saat,dakika için..
silerim içimdeki anlamsızlığı..
senin mutluluğun benim nefes alışım..
senin her bir gözyaşın cehennemde cayır cayır yanışım..
içim sızlasa da sen yokken..
duvarların arasında boğulsamda..
ağlasam da resmine bakarken..
benimsin sen benim..
içime sinmişsin...
tek taraflı yaşamam gereksede raziyim..
sensizlik sevgilim olsun ona da alışırım..
gözyaşlarım bana ecel olsun anlarım..
ben senin için yaşamakta..
seninle nefes almaktayım..
ara sıra aklına gelsem de yine ben bilmesem..
sen beni özlesen de söylemesen..
biraz olsun sevsende anlatmasan..
anlarım inan bir daha bu gönüle uğramasan..
hep kendimi şuçladım kendime layık olamadım..
beni sana sevdiremedim diye..
yalnızlıktan dert yanarım ama
karşına çıkmaktan utanırım niye?
bir sesini duysam kalbim kanatlanıp uçar
döner deliye..
buralara tebessüm düşer sen mutlu ol diye..


Size 10 GÜL Veriyorum

__________________
Gözlerin gözlerime baksın sevdigim
Arkanı dönme bana susma konuş
Dilin konuşmuyosa yüzüme bak
Gözlerinle konuş
Yardım et biraz yardım et konuş susma
Bi ayrılık son bir veda
En sevdiğim mevsimdi
Sarı sonbahar...
Dinle ey yar, sana bağımlı olmadan büyüttüm ben bu sevdayı içimde. Sen olsanda büyümeye devam edecek olmasanda. Sevmişim bir kere seni kurtuluşun yok sevgimden. Seni özlemeyi en çok ben bilirim. Hiç yakınmadım seni özlemekten. Üsteklik kavuşamama ihtimali işlenmemiş soğuk bir taş gibi önümde dikilip dururken. Sana dokunamamak yüreğimi böyle acıtırken. Bil ki ben yüreğimi kanatan bu acıya inat dokunmadan tenine saatlerçe sevişebilirim.....
Ben seni;
Bütün maskelerim düştüğünde,
Duygularımın en saf halinde,
Kendimi kandırmısımları
adan,
Birileri bakıyor mu diye aldırmadan,
Döktüğüm gözyaşlarım gibi sevdim...
ben çektim aldım içinden bu kısımları
bu da devamı olsa gerek
Seni Göremeyen Gözlere İnat,
Seni Hissedemeyen Ellere İnat,
Seni Bir Türlü Bana Getirmeyen Zamana İnat,
Seni Sevmekten Vazgeçmeyeceğim...
Ahh Yar
Ahh Hasretim
Sustum Çığlıklarımı Geceye Asıp
Sustum Avaz Avaz Yokluğuna...
Ahh Yar
Ahh Güneşim
Koştum Adını Dilime Dolayıp
Koştum Düşe Kalka Varlığına...
Yüreğimin Kalemiyle Yazıyorum Bu Paragrafı;
Gözlerini Yumarak Oku..
Biz Hep Yumduğumuz Gözlerle Görmedik mi Birbirimizi..
Biz Hep Gözlerimiz Kapalı Dokunmadık mı Birbirimize..
Biz Hep Gözlerimiz Kapalı Sevmedik mi Sevişmedik mi..
Seni Umutsuzca, Beklentisizce, Hayallerce Sevdim Uzağından...
...Beklentisiz Beklentilerim Yine Kocaman...
...Engel Tanımayan Nüksetmelerin......Karşılıksız Sevdigim Gibi...
...Olmuyor Keçim ...Olmuyor... Sen Den Gidilmiyor...
...Zaman Yine Aldı Başını Geçip Gidiyor...Tutmak Ne Mümkün...
...Son Bir İstek Dürtüp Duruyor Tüm Bastırmışlıklarımı...
...Sadece Benim Olacak Bir 24 Saat...
...İçinde Senin Olacağın...
Ve Her Saliyesine Kadar...
...Parçalanarak Tüketeceğim Bir 24 Saat...
...Hiç Konuşmadan...
...Gözlerimi Kapatıp...
...Sadece Varlığını Hissetmek İstediğim...
...Nefesini Duymak...
...Kokunu Almak İstediğim...
...Parmaklarımla Saçlarından Ayak Parmaklarına Kadar...
...Sana Sadece Dokunabileceğim...
...Şu Başı Belli Sonu Belirsiz Yaşamdan Çalınmış Bir 24 Saat...
...Son Dileğim...
...Yine "Ne Çok" Ve "İmkansızı" İstemekteyim...
Bilinmiyor

••ѕєηι ѕєνιуσяυм çüηкü••
нєя güηüм ѕєηιη ѕєѕιηℓє ∂σğυуσя,ѕєηιηℓє ѕüяüуσя
gє¢єм ιѕє ѕєηιηℓє ѕση вυℓυуσя.
•
••ѕєηι ѕєνιуσяυм çüηкü••
kilometrelerce uzakta olsan bile,
вυℓυşмα güηüηü özℓємℓє вєкℓємєк нσşυмα gι∂ιуσя.
вυ мєѕαƒєℓєяє яαgмєη
уαşαηмαмışı уαşαтαвιℓιуσяѕυη,
∂υуgυℓαяıм∂α ναя σℓαвιℓιуσяѕυη
•
••ѕєνιуσяυм çüηкü••
ѕєѕιηℓє ∂üηуαмα gιяιуσѕυη
•
••ѕєηι ѕєνιуσяυм çüηкü••
уαηıм∂α σℓмαѕαη вιℓє,
уüяєğιηιη вєηιмℓє σℓ∂υğυηυ вιℓιуσяѕυη.
•
••ѕєηι ѕєνιуσяυм çüηкü••
уüяєğιмιη тαм σятαѕıη∂α ναяσℓαвιℓιуσяѕυη
вєηι нαуαℓℓєяє göтüяєвιℓιуσя
υмυтℓαяıмı gєℓє¢єğιмι ∂üşüη∂üяєвιℓιуσяѕυη.
şιιя уαz∂ıяıρ,şαякıℓαя∂α нιѕѕєттιяєвιℓιуσяѕυη кєη∂ιηι
•
••ѕєηι ѕєνιуσяυм çüηкü••
ιкιмιzє ∂αιя вιя уαşαмı ∂üşüη∂üяєвιℓιуσяѕυη
мυтℓυℓυğυη,αşкıη ναяℓığıηα ιηαη∂ıяαвιℓιуσяѕυη
єηgєℓℓєяιη αşıℓα¢αğıηı
мü¢α∂єℓєηιη нıяѕıηı
вιяℓιктєℓιğιη тєк уüяєк σℓмαηıη νє
güνєηιη αşαмαуα¢αğıηıη σℓмα∂ığıηı göѕтєяιуσяѕυη
•
••ѕєηι ѕєνιуσяυм çüηкü••
ѕєη нαуαтıмα ναzgєçιℓмєz вιя αηℓαм кαтıуσяѕυη
•
••ѕєηι ѕєνιуσяυм çüηкü••
ѕєη вєηιмℓє вєη∂є уαşıуσя,
вєη ѕєηιηℓє ѕєη∂є ναяσℓυуσяυм
•
••ѕєηι ѕєνιуσяυм çüηкü••
ѕєηѕιz ηєƒєѕ αℓαмıуσяυм...
уσкℓυgυη ¢єнєηηємιη öвüя α∂ı∂ıя
ηє zαмαηı ∂υя∂υяα вιℓιуσяυм,ηє∂є
ѕєη∂єηναzgєєвιℓιуσяυм.
•
••ѕєηι ѕєνιуσяυм çüηкü••
кιмι ѕєνѕєм ѕєη σℓυуσя...
..."SeN"siz Yaşanan Sevda...
Gece, ışıl ışıldı gökyüzü. Önce her yıldıza senin adını verdim, yetmedi. Hiç biri senin gözlerin gibi değildi. Ben yalnız senin gözlerini yıldız bildim. Herkes altında sarhoş olacağı yıldızı ararken, ben senin gözlerinde bitirdim içki kadehlerini. Her şey siyah beyazken, ben mavi bir düşte gizlendim Konuk oldum uykularına, gördüğün her rüyanın içindeydim...
Gördüğün denizmiydi ben o denizin martısıydım.Bir ormanda mı yürüyordun, en ulu ağacıydım. Sen bir dağın tepesinde görürken kendini , ben doruklarında beyazlığıydım. Sonsuz hasret ateşiydim ben her gece kapında yanan. Sen bile söndüremezsin beni. Çünkü hasretin sen varken bile dinmeyenindendi. Kolaydı sevmeler ben imkansızı seçdim. Ne kadar yakınsam o kadar uzaktın bana. Elimi uzatsam tutabilirdim ama bir o kadarda ulaşılmazdın. Kaçanlardan değildim ben, kaçmadım...
Ne zaman vazgeçmeye kalsam yüreğim o kocaman haliyle dikildi karşıma. Ben yüreğimin sesini dinledim. Ve yüreğim aslında sendin. Her sözcüğü denedim aslında seni anlatmak için. Her sözcüğün üzerinde durup bin kere düşündüm. Ya onlar anlatamadı seni ya sen onlara yetmedin. Sözcükler yetmedi ya, renklere sarıldım bende. Bir tek mavi anlattı seni. Maviye yakışan yalnız sendin. Ne kendimi sakladım ne de sözlerimi. Duygularım içtendi. Seni kendimi seve rgibi sevdim. Tutkuyla bağlıydım sana ama sevdam senin tutsağın değildi. Ben özgürlüğüme düşkündüm ve özgürlüğümde sendin...
Dinle ey yar, sana bağımlı olmadan büyüttüm ben bu sevdayı içimde. Sen olsanda büyümeye devam edecek olmasanda. Sevmişim bir kere seni kurtuluşun yok sevgimden. Seni özlemeyi en çok ben bilirim. Hiç yakınmadım seni özlemekten. Üsteklik kavuşamama ihtimali işlenmemiş soğuk bir taş gibi önümde dikilip dururken. Sana dokunamamak yüreğimi böyle acıtırken. Bil ki ben yüreğimi kanatan bu acıya inat dokunmadan tenine saatlerçe sevişebilirim.....
Ben seni;
Bütün maskelerim düştüğünde,
Duygularımın en saf halinde,
Kendimi kandırmadan,
Birileri bakıyor mu diye aldırmadan,
Döktüğüm gözyaşlarım gibi sevdim...
Bazen güçsüz hissettim kendimi,
Kimi zaman kimsesiz,
Zaten yufkadır benim yüreğim,
Ve zekatıydı her damla gözlerimin,
Ben seni Allah'a dua ederken,
Döktüğüm gözyaşlarım gibi sevdim...
Kelimeler anlatamaz bazen derdini,
Bir sessizliğe mahkum edersin ya kendini,
Sözlerin bittiği yerde son umut,
Döktüğüm gözyaşlarım gibi sevdim ben seni...
AMA SEN KIYMETİNİ BİLMEDİN...
Tüm yaşanmışlıkları
Unutturur mu zaman..
Mutluluğumu geri verebilir mi?

Seninle dolu gecelerimi..
Aradığın zamanlarda..
Yüzümde beliren gülümsemeyi
Söyle geri getirebilir mi?

bekle allah bekle....
saat gene :dört, vakit gece.
dörde kadar dört yüz kere yandı ,söndü
umutlar.....
her uzaktan görünen vede uzağa giden
araba ışıklarıyla...
kimsin? nesin?... değer misin?
beklemeye....
nerde?ne yaptığından habersiz...
zaten benim senden ne zaman haberim oldu ki?
ve sen! ne zaman ?
beklediklerimi verdin ki?
Beklemeye değermisin
__________________
Hepimiz Hayatımızda BirşeyLeri Sattık
Ardın sıra koştum dönersin diye
Kıyametler koptu, sen hiç duymadın…
Gece gündüz geçer hayalin gözümden
Güneşim karardı, sen hiç bilmedin…
Bırak üstüme gelsin çıplak ateşin,
Günahkâr ruhumu yaksın da geçsin…
Dağıtsın içimde kalan ne varsa,
Savursun külümü döksün de geçsin…
Yürürüm gecede, yanarım senin için…
Bilirim yine de
Sen asla dönmeyeceksin…
Koparıp göğsünden uzat yüreğini,
Kurusun gözyaşım mahşere kadar…
Nelere değiştim senin hayalini,
Bilseydin kalırdın sonsuza kadar...
|
|
|
|
|
|
|
LÜTVEN YORUM YAZIN TSK
  | | | | |